Nokia N Serisi Linux’a Geçiyor

Nokia, N serisinde Linux tabanlı MeeGo işletim sistemini kullanarak rakipleri Google ve Apple’a karşı daha güçlü olmayı hedefliyor.

Nokia, 2007’de iPhone çıkmadan önce akıllı telefon pazarını elinde tutuyordu. Apple firması iPhone; RIM firması BleckBerry OS; Samsung, Motorola ve HTC gibi üreticilerse Android yüklü telefonlarını bir bir pazara tanıtırken, Nokia cephesinden sadece MeeGo’ya ilişkin gelecek planları duyuluyordu.

Nokia bir atak yaparak, merakla beklenen üst seviye telefonu N8’in Symbian tabanlı son ürün olacağını duyurdu. N8’i takip eden tüm üst seviye ürünler, Linux tabanlı MeeGo’yu kullanacak.

Neden Symbian değil?

Linux ile kurulan bu yeni ortaklıkla, Nokia’nın yaklaşık 10 yıldır süren Symbian macerası, en azından yeni nesil akıllı telefonlarda son buluyor. Nokia, daha alt sınıf telefonlarda Symbian kullanmaya devam edecek.

Peki, Nokia neden bir özgür yazılım ürünü olan Symbian’dan bir başka özgür yazılım ürünü olan Meego’ya geçiyor?

Bu sorunun birkaç cevabı var. İlk cevap, Linux tabanlı olan MeeGo’nun, üst seviye cihazların ihtiyaç duyduğu yazılım kütüphanesi ve araçlara sahip olması. Bir başka deyişle Nokia, Linux’un bilgi birikiminden ve sorunlara bulduğu cevaplarından faydalanmak istiyor.

İkinci ve asıl cevapsa, MeeGo’nun, Android ve Symbian gibi açık/özgür sistemlerden "daha özgür" ve özelleştirmeye daha fazla izin vermesi. Bu nedenle de MeeGo kısa zamanda, çok fazla sayıda üreticinin ilgisini çekti. Symbian’ın kaynak kodunu açmasına karşın, yeterli sayıda özgür yazılım geliştiricisinin ilgisini çekmemesinin altında da bu yatıyor.

Nokia sözcüsü Doug DAWSON, "N serisi telefonlarımız MeeGo (Linux) üzerinde çalışacak." diyor. Nitekim, 2010’un ilk çeyreğinde, Linux tabanlı cep telefonlarının pazar payı 5,5 puan artarak yüzde 14’e çıktı. Bu tür gelişmelerle bir kez daha anlıyoruz ki, geleceğin dünyası özgür yazılımların olacak.Ne olduğu üreticisinden başka kimse tarafından bilinmeyen, gelişmeye ve geliştirmeye kapalı kod yığınları yavaş yavaş tarihteki yerini alacak :)..

Kaynaklar: Yahoyt, The H Online, Reuters

OpenStreetMap Ceplerde

Skobbler navigasyon uygulaması, tamamen özgür haritalarla geliyor. Yakında Linux tabanlı Android üzerinde de sunulmaya hazırlanan Skobbler, şu an için İngiltere ve İrlanda’da kullanılabiliyor.

Skobbler, kullanıcının cihazında haritaları görüntülemek için OpenStreetMap (OSM) Projesi’nin kamuya açık ve özgür yazılım lisanslı verilerinden faydalanıyor. Skobbler uygulaması açık kaynak değil ama OpenStreetMap haritaları Creative Commons’un özgür lisanslarıyla dağıtılıyor.

Skobbler’ın navigasyon uygulaması özellikle mobil telefonları hedefliyor, ses özelliği dönüş yönlendirmeleriyle sürücülere ve görsel yollarla yayalara yardım ediyor. Skobbler’ın "Lite" sürümü, iTunes mağazasından ücretsiz indirilebiliyor. Ücretli sürümse, 1.19 Avro ve reklamsız olarak sunuluyor.

OpenStreetMap’in üstünlüğü

Peki, neden sahipli bir yazılım, Google’ın mükemmel kalitedeki GoogleMaps hizmeti varken OpenStreetMap haritalarını kullanıyor?

Aslında bu sorunun cevabı çok basit. Google Maps’in son derece kısıtlayıcı olan kullanım sözleşmesi, Google haritalarının başka bir cihaz içinde tutulmasına izin vermiyor. Bu nedenle de yurtdışında cep telefonundan İnternet tabanlı haritaları kullanmak, yüksek roaming bedelleri yüzünden kullanıcıya çok pahalıya mal olabiliyor.

OpenStreetMap’in bir diğer üstünlüğüyse, sanki bir Wiki’ymiş gibi, sürekli özgür yazılım topluluğu tarafından güncellenmesi. Sahipli GPS haritaları yılda bir ya da iki kez güncelleniyor. Özgür OpenStreetMap ise binlerce kez ve sürekli olarak güncelleniyor. Özellikle milyonlarca kişinin (dolayısıyla OpenStreetMap katkıcılarının) yaşadığı kentlerde bu büyük bir avantaj.

OpenStreetMap çalışmalarına Türkiye’de destek veren hatırı sayılır bir kullanıcı mevcut. Eğer siz de sokağınızı OpenStreetMap üzerinde işaretlemek istiyorsanız, Pardus depolarından Merkaartor ya da Josh yazılımlarını kurup, çalışmaya başlayabilirsiniz!

Kaynak: The H Online

Zaragoza Linux’a Nasıl Geçti?

İspanya’dan gelen haberlere göre, Zaragoza şehrinin açık kaynak masaüstüne göçü güzel ilerliyor. Şehirdeki yerel yönetim birimleri Mozilla Thunderbird, VLC, Firefox ve OpenOffice.org gibi özgür yazılımları kullanıyor. Bu yıl içinde 2.800 masaüstü bilgisayarın 700 kadarında Linux’a geçiş tamamlanacak.

Zaragoza şehir yönetimi, ihtiyaç duyduğu çeşitli yazılım ve araçları barındıracak şekilde özelleştirilmiş bir Linux dağıtımını, AZLinux’u kullanıyor. Bu model, Almanya’nın Münih kentinde LIMux, Avusturya’nın başkenti Viyana’da ise Wienux isimli dağıtımlarla başarıyla uygulanan bir yöntem.

Zaragoza Neden Linux’a Göç Ediyor?

Yedi çalışandan oluşan ekibiyle göç sürecini yöneten Eduardo ROMERO, "Yazılım lisansı harcamalarında tasarruf, teknolojik bağımsızlık ve esneklik özgür masaüstüne geçişin avantajlarından sadece üçü. Özgür yazılımlara göç, bizim gibi büyük bir şehirde, hem orta hem de uzun vadede çok önemli faydalar sağlayacak." diyor.

ROMERO, 2006 yılında başlayan özgür yazılıma göç sürecinin, daha başlarında olmasına rağmen şimdiden kendini amorti ettiğini söylüyor.

Linux ve özgür yazılımlar, şehir yöneticilerinin Bilgi Teknolojileri’ne (BT) yaklaşımını daha esnek kılmış. "Sürekli iyileştirme yapıyoruz ve kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için iş süreçlerimize uyarlıyoruz. Eskiden kullandığımız "sahipli/patentli platform"da, kullanıcıların kendilerini doğrulamaları ve sisteme girişi için yeni ve alternatif yollar sunmak çok zordu. Ancak, özgür yazılımları kullanarak; zaman, ağ adresi, kullanıcı ya da departman adı gibi çeşitli parametrelerle tanımlanmış bir ağ yapılandırmasını yönetmek çok kolay."

Eduardo ROMERO, özgür işletim sistemlerini yönetmeyi kolay buluyor: “Bir web sunucusu ve diğer özgür yazılım araçlarını kullanarak, tüm masaüstlerinde bütün uygulamaları dağıtıyor, yönetiyor ve yapılandırıyoruz. Merkezi bir kontrole sahibiz ama aynı zamanda her kullanıcıya bir kişiselleştirilmiş sistem verebiliyoruz."

Özgür Yazılıma Direnç Nasıl Aşıldı?

Zaragoza kentinin yönetimi, 100’e yakın farklı ofise bölünmüş dağıtık bir yapıya sahip. Zaragoza’nın Linux’a göç sürecini yöneten Eduardo ROMERO’ya göre açık kaynak masaüstüne göçte en büyük engel, kuruluşlardaki farklı iş süreçleri: "Sadece özel amaçlara yönelik hizmet veren birimlerimiz var. Örneğin; şehir planlaması, sosyal hizmetler ve hesaplama, her biri kendine özgü uygulama ve süreçleri kullanıyor."

Zaragoza kenti sakinlerine hizmet veren bu birimlerin bazılarının çeşitli sahipli/patentli yazılımlara bağımlılığı, Linux’a göçü zorlaştırıyor. ROMERO, özellikle OpenOffice.org’a geçişin, kullanıcı arayüzündeki değişiklikler, dosya biçimleri, makrolar ve diğer uygulama ve veri kaynaklarına bağlantılar nedeniyle zorlu geçtiğini aktarıyor.

Eduardo ROMERO, özgür yazılımlara göç sürecinde, kullanılan tüm uygulamaların özgür muadillerini bulmanın mümkün olmadığını söylüyor: "Örneğin, Bilgisayarlı Tasarım (CAD) ve Optik Karakter Tanımlama (OCR) araçları açık kaynak alternatifleriyle değiştirilemiyor. Fakat, sahipli/patentli ve özgür yazılımlar birlikte yaşayabiliyor ve gerçekten açık kaynak alternatifini bulamamışsak, kullanıcılara patentli yazılımları kullandırabilmek için Virtualbox ve Wine’a müracaat ediyoruz."

ROMERO, bilgiişlem altyapısında değişiklik yaparken önemli bir direnç ile karşılaştıklarını anlatıyor: "Kullanıcılara, teknisyenlere, kamu yöneticilerine ve diğer herkese açıklamak zorundayız. Korku, belirsizlik ve şüphenin bizim sürecimizi etkileyen tehditler olduğunu fark ettik. İyi ki siyasetçilerimiz, BT politikalarımızı özgür yazılıma aktarmamızı destekliyor ve onaylıyorlar. Göç sürecinde politik desteği bulmak ve sürdürmek, zorlukların üstesinden gelmek için çok önemli."

Kaynak: OSOR

Microsoft’tan Joomla’ya Destek

JoomlaMicrosoft, Joomla’nın içerik yönetim sistemine destek vermeyi kabul ederek, özgür yazılım projelerinin çekiciliğine karşı koyamadığını bir kez daha gösterdi.

Bu ilginç gelişme ilk olarak, Microsoft firması için çalışan teknoloji danışmanı Josh HOLMES’ın 28 Nisan’da yazdığı blog girdisiyle kamuya duyurulmuştu. Josh HOLMES bu girdisinde, Microsoft’un PHP temelli özgür içerik yönetim sistemi Joomla ile çalışmak için bir işbirliği anlaşması imzaladığını duyurdu. Anlaşmadaki en büyük sürpriz hiç kuşkusuz, Microsoft’un GNU GPL (Genel Kamu Lisansı) altında yürütülen bir özgür yazılım projesine destek vermesi!

HOLMES’un blog girdisi son derece ilginç satırlar içeriyor:

“Beni asıl heyecanlandıran şey, Microsoft avukatlarının doğru koşullar altında GPL ile lisanslanmış kod yazmayla ilgili bir anlaşmaya imza atmış olması. Bu harika! "

Aslında, Joomla ile varılan bu anlaşma, Microsoft’un GPL sözleşmeli projelere verdiği ilk destek değil. Temmuz 2009’da, şirket "Linux topluluğuna 20 bin satır aygıt sürücüsü kodunu açtığını" duyurmuştu.

Joomla 1.6’da Microsoft kodları

Peki, Microsoft geliştiricilerinin yazdığı Joomla kodlarına ne zaman kavuşacağız? Joomla geliştiricisi Sam MOFFATT bu soruya "1.6 sürümünde" diyerek cevap veriyor.

Görünen o ki, Microsoft firması uzun yıllar yazılım endüstrisi için "yıkıcı etkilere sahip" hatta "komünist işi" (Steve Ballmer’ın sözüydü bu) olarak ilan ettiği özgür yazılımın gücünü, artık kabullenmişe benziyor.

Belki bilmiyorsunuz ama Microsoft firması, bir süredir özgür bir içerik yönetim sistemi projesi olan Orchard Projesi’ni yürütüyor. Sadece bu kadar da değil! Microsoft, CodePlex portalı üzerinden birkaç yüz özgür yazılım ve topluluk projesine ev sahipliği yapıyor! Microsoft’un şu veya bu şekilde destek verdiği, 400’den fazla özgür yazılım projesi mevcut.

Ne demişti Gandhi? Bir kez daha hatırlayalım:

"Önce seni görmezden gelirler. Sonra sana gülerler. Sonra seninle savaşırlar. Sonra kazanırsın…"

Kaynak: eWEEK

Flock 3.0, Chromium Tabanlı

Flock geliştiricileri sosyal web tarayıcılarının gelecek nesli olan 3.0 için bir beta sürümünü duyurdu. Kısaca anlatmak gerekirse Flock; MySpace, Facebook, Bebo, Digg, YouTube ve Twitter dâhil önde gelen sosyal ağ servislerini ve çoklu ortamları otomatik olarak yöneten meşhur çok platformlu bir web tarayıcı.

Flock’un 1.x ve 2.x sürümleri geçmişte Mozilla’nın Firefox tarayıcısını temel alırken, Flock ekibi yeni 3.0 sürümünü Google’ın açık kaynak Chromium tarayıcısını temel alarak geliştiriyor.

Flock CEO’su Shawn HARDIN, blogundaki girdisinde “Chromium platformuna dayanan Google Chrome’dan sonraki ilk kapsamlı tarayıcı olan yeni Flock, çarpıcı bir hıza sahip!" diye yazıyor ve blog girdisine şu satırları ekliyor: "Yeni Flock, siz internette gezinirken, sizi arkadaşlarınız ve onların sohbetlerinin merkezine yerleştirmeyi hedefliyor.”

Google’ın tarayıcı platformuna geçen ve “İnternet Explorer’dan daha iyi” olma iddiasını ana sayfasında ifade eden Flock 3.0, öntanımlı arama motoru olarak Google kullanıyor. 3.0 beta sürümünde dikkat çeken diğer değişiklikler arasında, yeniden tasarlanmış bir arayüz, yeni bir hesap yöneticisi ana sayfası, yeni bir sosyal ağ bütünleştirmesi ve birçok performans ve kararlılık iyileştirmesi var. Chromium ile aynı teknolojiyle yapılandırılmış olan Flock 3.0, Chrome uzantılarını da destekliyor.

Flock 3.0 hakkında kısa bir video ve yeni özelliklerin tam bir listesini içeren detayları, basın duyurusunda ve mühendis Clayton STARK’ın Flock VP’si tarafından yayınlanan blog girdisinde bulabilirsiniz. Flock 3.0 Beta, şimdilik sadece Windows sürümleri için kullanılabilir durumda. Tarayıcının Mac OS X ve Linux sürümleri üzerinde de çalışılıyor ve ilerleyen aylarda bu sürümlerin de çıkması bekleniyor.

Kaynak: The H Online

Aquaria da Açık Kaynak Oldu

Geçen ay dört bağımsız oyunun, istediğin kadar öde olarak sunulduğu Humble Indie Bundle (Mütevazı Bağımsız Paket) projesi kapsamında geliştiricilerin iyi tecrübelerinden ve elde ettikleri büyük başarıdan sonra açık kaynak olarak sunulacağını duyurmuştuk. Aquaria Humble Indie Bundle kapsamında açık kaynaklaştırılan dördüncü ve son oyun. Hatırlayacağınız gibi Lugaru, Penumbra Overture ve Gish sırayla açık kaynak olmuştu.

Diğer üç oyunda olduğu gibi Aquaria’nın da sadece kaynak kodlar yayımlandı. Veri dosyaları (grafikler, sesler, haritalar…) için oyunun satın alınması gerekiyor ya da ileride çıkacak bu oyunu temel alan bağımsız projeler beklenebilir. Aquaria, Ryan Gordon’un Mac OS X ve Linux’a geçen yıl aktardığı yeni nesil bir platform oyunudur.

Aquaria’nın kaynak kodları Icculus.org’dan edinilebilir. Açık kaynak Aquaria hakkında diğer detaylar ise Wolfire blog’da bulunabilir.

Aquaria’nın açık kaynaklaşan bölüm düzenleyicisiyle kendi dünyalarınızı da oluşturabilirsiniz. "Bir fare tıklamasıyla sihir ve mücadele" ile “bir sualtı hayal dünyasında keşif” olarak özetlenebilecek Aquaria’nın kaynak kodlarının yayımlanması çok sevindirici bir haber. Umarız ileride diğer projelere de örnek teşkil eder.

Kaynak:Phoronix

Aquaria da Açık Kaynak Oldu

Geçen ay dört bağımsız oyunun, istediğin kadar öde olarak sunulduğu Humble Indie Bundle (Mütevazı Bağımsız Paket) projesi kapsamında geliştiricilerin iyi tecrübelerinden ve elde ettikleri büyük başarıdan sonra açık kaynak olarak sunulacağını duyurmuştuk. Aquaria Humble Indie Bundle kapsamında açık kaynaklaştırılan dördüncü ve son oyun. Hatırlayacağınız gibi Lugaru, Penumbra Overture ve Gish sırayla açık kaynak olmuştu.

Diğer üç oyunda olduğu gibi Aquaria’nın da sadece kaynak kodlar yayımlandı. Veri dosyaları (grafikler, sesler, haritalar…) için oyunun satın alınması gerekiyor ya da ileride çıkacak bu oyunu temel alan bağımsız projeler beklenebilir. Aquaria, Ryan Gordon’un Mac OS X ve Linux’a geçen yıl aktardığı yeni nesil bir platform oyunudur.

Aquaria’nın kaynak kodları Icculus.org’dan edinilebilir. Açık kaynak Aquaria hakkında diğer detaylar ise Wolfire blog’da bulunabilir.

Aquaria’nın açık kaynaklaşan bölüm düzenleyicisiyle kendi dünyalarınızı da oluşturabilirsiniz. "Bir fare tıklamasıyla sihir ve mücadele" ile “bir sualtı hayal dünyasında keşif” olarak özetlenebilecek Aquaria’nın kaynak kodlarının yayımlanması çok sevindirici bir haber. Umarız ileride diğer projelere de örnek teşkil eder.

Kaynak:Phoronix

Geleceğin Video Biçimi:WebM

İnternet dünyası bugünlerde, devrim yaratabilecek nitelikte yeni bir açık video biçimi olan WebM’i tartışıyor. Peki, nedir bu WebM?

WebM, web için tasarlanmış, açık, telif ücretsiz bir çokluortam dosya biçimi.

WebM video ve ses biçimlerini kapsayan bir taşıyıcı dosya olarak tanımlanır. WebM dosyaları VP8 video kodeğiyle sıkıştırılmış video akışı ve Vorbis ses kodeğiyle sıkıştırılmış ses akışından oluşur. WebM taşıyıcı dosya yapısı, Matroska temel alınarak geliştirildi.

WebM hakkında daha fazla bilgiyi projenin Sık Sorulan Sorular sayfasından bulabilirsiniz.

WebM’in faydaları

Geçtiğimiz hafta, Ajans Pardus’a da konuk olan WebM, pek çokları tarafından geleceğin yeni video biçimi olarak gösteriliyor. Google tarafından duyurulmasının hemen ardındab, internet tarayıcısı pazarının tüm önemli oyuncularının desteğini aldı. Mozilla Firefox, Google Chrome, Opera ve hatta Internet Explorer cephesinden gelen olumlu mesajlar, WebM’e geçişin çok hızlı olacağını gösteriyor.

Peki, neden birbirine rakip tüm tarayıcılar WebM’i destekliyor? Bunun pek çok nedeni var:

Açıklık ve yenilik: HTML, HTTP ve TCP/IP çekirdek teknolojisinin iyileştirme ve geliştirme için herkese açık olması, internetin başarısında önemli bir etken. İnternet deneyiminde videonun önemli bir konumda olmasıyla yüksek kaliteli, özgür bir video biçiminin seçilmesine ihtiyaç duyuluyordu. WebM, bir BSD tipi lisans ile korunan ve %100 açık bir proje.

İnternet için en uygunu: İnternet’te video hizmeti vermek geleneksel televizyon yayıncılığından ve çevrimdışı ortamlarda gerçekleştirilen yayınlardan farklıdır. Varolan video biçimleri bu ortamların ihtiyaçlarına hizmet için tasarlandı ve çok iyi hale getirildi. WebM ise internetteki video hizmetlerinde eşsiz ihtiyaçlara hitap etmeye odaklanır. Başlıca özellikleri arasında

* Düşük güçlü netbook, handheld, tablet, vb. cihazlarda çalışabilme

* Basit taşıyıcı biçim

* Yüksek kaliteli ve gerçek zamanlı video dağıtımı

* Tıkla ve kodla. En az kodek profili, alt seçenekler; mümkün olduğunda kodlayıcının sağlam tercihler yapmasına izin verir.

WebM projesi, Mozilla, Opera, Adobe, Google ve kırktan fazla yayımcı, yazılım ve donanım üreticisinin desteğini şimdiden aldı. Çok yakında Pardus depolarında WebM destekli video oynatıcıları görmeye hazırlanabilirsiniz :).

Kaynak:The WebM Project

Geleceğin Video Biçimi:WebM

İnternet dünyası bugünlerde, devrim yaratabilecek nitelikte yeni bir açık video biçimi olan WebM’i tartışıyor. Peki, nedir bu WebM?

WebM, web için tasarlanmış, açık, telif ücretsiz bir çokluortam dosya biçimi.

WebM video ve ses biçimlerini kapsayan bir taşıyıcı dosya olarak tanımlanır. WebM dosyaları VP8 video kodeğiyle sıkıştırılmış video akışı ve Vorbis ses kodeğiyle sıkıştırılmış ses akışından oluşur. WebM taşıyıcı dosya yapısı, Matroska temel alınarak geliştirildi.

WebM hakkında daha fazla bilgiyi projenin Sık Sorulan Sorular sayfasından bulabilirsiniz.

WebM’in faydaları

Geçtiğimiz hafta, Ajans Pardus’a da konuk olan WebM, pek çokları tarafından geleceğin yeni video biçimi olarak gösteriliyor. Google tarafından duyurulmasının hemen ardındab, internet tarayıcısı pazarının tüm önemli oyuncularının desteğini aldı. Mozilla Firefox, Google Chrome, Opera ve hatta Internet Explorer cephesinden gelen olumlu mesajlar, WebM’e geçişin çok hızlı olacağını gösteriyor.

Peki, neden birbirine rakip tüm tarayıcılar WebM’i destekliyor? Bunun pek çok nedeni var:

Açıklık ve yenilik: HTML, HTTP ve TCP/IP çekirdek teknolojisinin iyileştirme ve geliştirme için herkese açık olması, internetin başarısında önemli bir etken. İnternet deneyiminde videonun önemli bir konumda olmasıyla yüksek kaliteli, özgür bir video biçiminin seçilmesine ihtiyaç duyuluyordu. WebM, bir BSD tipi lisans ile korunan ve %100 açık bir proje.

İnternet için en uygunu: İnternet’te video hizmeti vermek geleneksel televizyon yayıncılığından ve çevrimdışı ortamlarda gerçekleştirilen yayınlardan farklıdır. Varolan video biçimleri bu ortamların ihtiyaçlarına hizmet için tasarlandı ve çok iyi hale getirildi. WebM ise internetteki video hizmetlerinde eşsiz ihtiyaçlara hitap etmeye odaklanır. Başlıca özellikleri arasında

* Düşük güçlü netbook, handheld, tablet, vb. cihazlarda çalışabilme

* Basit taşıyıcı biçim

* Yüksek kaliteli ve gerçek zamanlı video dağıtımı

* Tıkla ve kodla. En az kodek profili, alt seçenekler; mümkün olduğunda kodlayıcının sağlam tercihler yapmasına izin verir.

WebM projesi, Mozilla, Opera, Adobe, Google ve kırktan fazla yayımcı, yazılım ve donanım üreticisinin desteğini şimdiden aldı. Çok yakında Pardus depolarında WebM destekli video oynatıcıları görmeye hazırlanabilirsiniz :).

Kaynak:The WebM Project

Gish Oyunu Açık Kaynak

Son zamanlarda, Humble Indie Bundle’ın (Mütevazi Bağımsız Paket) başarısı ve heyecanı devam ederken, Cryptic Sea, platform bağımsız oyunu Gish’in kaynak kodunu yayınladı. Dört Oyun Açık Kaynak Oluyor ve Penumbra: Overture Açık Kaynak haberlerinden hatırlayacağınız üzere altı bağımsız oyunun bir paket halinde sunulduğu ve istenilen fiyat ödenerek elde edilebilen bu oyunlardan dördünün geliştiricilerinin aldığı ortak kararla açık kaynak olacağı duyurulmuştu.

Oyunda kontrol ettiğimiz ana karakter olan Gish, arkadaşını elinde tutan Brea isimli gizemli bir şahısı bulmaya ve arkadaşını onun elinden kurtarmaya çalışıyor. 2B fizik temelli bir platform oyunu olan Gish’i türü sevenler kesinlikle denemeli.

Gish, Wolfire Games Humble Indie Bundle kampanyasının bir parçası olarak satılan bağımsız oyunlardan biri. Bu kampanya kapsamında World of Goo, Aquaria, Gish, Lugaru HD ve Penumbra Overture gibi oyunların Windows, Mac OS X ya da Linux paketi olarak, satın alanların belirleyeceği bir ücretle satılarak, kazanılmış gelirin bir kısmının da Electronic Frontier Foundation ve Child’s Play Charity’e bağışlanması sağlanmıştı.

GNU Genel Kamu Lisansı’nın 2 sürümü ile yayımlanan Gish’in kaynak kodu GitHub’dan edinilebilir.

Kaynak:The H Online,Game Set Watch, Wolfire Blog